Kemerli Turizmci İş Adamı Özgür Kurga turizmdeki son gelişmeleri değerlendirdi. Rusya’da yaşanan ekonomik sıkıntı sonrası yaşanan krize son dönem Suriye’nin kuzeyinde yaşanan siyasi gelişmeler ve savaş senaryoları ile yine Tunus’ta yaşanan silahlı saldırının dahil olması ile daha sıkıntılı bir döneme girildiğini söyledi. Krizden Kemer’in de nasibini aldığını söyleyen Kurga, “Bu gelişmeler ışığında içinde yaşadığımız turizmin en önemli destinasyonlarından birisi olan Kemerimizde de aynı sıkıntıları fazlasıyla yaşamaktayız. Dibe vuran bir turizm olgusu ile karşı karşıyayız. Artık Kemer’in bir hikayeye ve vizyon projelere ihtiyacı var” dedi.
Kurga “Savaş senaryoları rahatsız ediyor. Bu arada belli bir süre yatak kapasitesi arzının sonlanması gerekmektedir”
Kurga sıkıntıları dile getirerek “Son dönem turizmde yaşanan sıkıntıları hep birlikte yaşamaktayız. Bu sıkıntıların başında Rusya’daki Devalüasyon ve sonrasındaki gelişmeler gelmektedir. Rusya’daki alım gücünün azalması, burada yaşayan Rus vatandaşların tatil isteklerini engellemiş yada tatil olgusu Rusların son planına itilmiştir. Bu arada buna ek olarak son dönem Suriye’nin kuzeyinde yaşanan siyasi gelişmeler ve savaş senaryoları ile yine Tunus’ta yaşanan silahlı saldırı da zaten yaşanan krizin daha da artmasına neden olmuştur. Sıkıntıların bir başka nedeni ise yatak arzıdır. Özellikle Antalya bölgemizde yeni otel yatırımları yapılmakta ve yatak kapasitesi her geçen gün artmaktadır. Belli bir süre yatak kapasitesi arzının sonlanması gerekmektedir. Tüm saydığımız bu olumsuzluklar sonrasında azalan turist sayısı ve geliri de tüm sektöre yansımaktadır. Tabi ki bu olumsuzluklar ve sıkıntılar kendiliğinden oluşmadı. Turizmin pamuk ipliğine bağlı olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Bu sıkıntılarında bağıra bağıra çığlık ata ata geldiğini söyleyebilirim. Maalesef sektör olarak bunu anlamadık”
Artık Kemer’in vizyon projelere ihtiyacı var!
Kemer’de de sıkıntıları fazlasıyla yaşadıklarına dikkat çeken Özgür Kurga “Bu gelişmeler ışığında içinde yaşadığımız turizmin en önemli destinasyonlarından birisi olan Kemerimizde de aynı sıkıntıları fazlasıyla yaşamaktayız. Dibe vuran bir turizm olgusu ile karşı karşıyayız. Artık Kemer’in vizyon projelere ihtiyacı var. Bunları geleceğe dair planlaması ve hayata geçirmesi gerekiyor. Yine şunu söylemeliyim ki, Kemer modern bir turizm beldesi görünümü çizmiyor. Bunun için yerel yönetimin bu konuda bir yerden start vermesi gerekiyor. Ben Kemer’in potansiyelinin farkında olmadığını düşünüyorum. Kemer vizyon projeleri ile alternatif turizm olanaklarını geliştirip gelen misafirlerimize sunması gerekiyor. Bu yıl ilçemizde turist sayısının düştüğünü görüyoruz. Bunun yanında son aldığımız bilgilere göre ilçemizde yer alan ören yerlerine ziyaretlerin azaldığını görüyoruz.”
Kemer’in bir hikayeye ihtiyacı var!
Kemer’in bir hikayeye ihtiyacı olduğunu ifade eden Özgür Kurga “Kemer’in kendini dünyaya yeniden anlattığı dev bir proje ve tanıtımı yapılmalı. Bu proje ile Kemer’in marka değerini artıcı adımlar atılmalı. Kemer güçlü ve iddialı hedefler ile yola çıkıp, marka turizm konsepti ile dünyaya yeni bir teklifte bulunup kendi insanına da potansiyelinin farkına varması için çağrı yapması gerekmekte. Bu proje ile, dünyaya sadece Kemer’i değil ait olduğu medeniyetin hikayesini anlatmayı hedeflemeliyiz. Kemer’in bir hikâyeye ihtiyacı olduğunu uzun süredir dost sohbetlerinde dillendiriyorum. Kemer’in hikâyesi yok şu an. 70’lerde, 80’lerde birazda 90’larda doğasıyla, yeşili, köy görünümü ve otantik ortamı ile dillere destan olan Kemer’in artık anlatılacak bir hikayesi kalmadı. Kemer’e bir hikâye eklemenin(Balıklı kent,köy havası…)bulmanın ilk aşaması Kemer halkının, yatırımcısının ve özellikle yöneticilerinin kendi potansiyelinin farkına varması ve kendi (Kemer’in) gücüne inanması gerekiyor”
Kemer’in anlatacak çok hikayesi var!
Kurga, Kemer markasının bir logo ya da slogandan çok daha fazlasını anlatması gerektiğini de sözlerine eklerken “2008 yılında ortaya çıkan küresel ekonomik kiriz ve ardından Rusya ekonomik devalüasyon sıkıntıları turizmde yeni bir dönemin başladığının da işaretçisi. Kemer’in turizmdeki yerini ve hikâyesini gözden geçirmesi, revize etmesi, gerekirse çöpe atıp yenisini yazması. Esasen Kemer olarak anlatacak çok hikayemiz var. Kemer’in sıkı bir çalışma ile marka değeri en yüksek ilk üç tatil beldesi arasında yer almasının rahatlıkla mümkün olabileceği görülüyor. Çünkü Kemer’in bulunduğu bölge ve ait olduğu medeniyet itibari ile dünyaya anlatacak bir değil, birden çok hikayesi vardır.(Chımera,Olimpos,Phaselis,Likya yolu, İdyros Antik Kenti...)İşte Kemer markası da bu yüzden bir logo ya da slogandan çok daha fazlasını anlatmalı ya da en azından anlatmayı denemeli.Tüm bunları anlatmak için önce kendimize yeniden dönüp bakmamız gerekiyor. Unuttuklarımızı yeniden hatırlamamız kültürümüzü, geleneklerimizi kısaca eski Kemer’i hatırlamamız gerekiyor… Ancak bu şekilde yeni hikayeler yazabilir, hikayemizi dünyanın da sahiplendiği bir hikaye haline getirebiliriz. Öncelikle; kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının bu konuda uyumlu bir şekilde çalışmak için güçlü bir irade ortaya koyduğunu söylemeyiz. Yeni nesil iletişim yöntemlerini kullanma konusunda ise daha ısrarcı olmak gerekli. Mutlaka Kemer’i anlatacak daha etkili yöntemler bulmalı ve dahası tüm dünyanın bizi keşfetmesi için onları heyecanlandıracak hikayeler üretmeliyiz. Kemer’in hikayesini dinleyen herkes bir şekilde bir gün bu hikayenin parçası olmayı istemeli. Bunun için elimizde çok fazla malzeme ve bunu anlatacak çok sayıda yöntem var. Bu sıkıntılı dönemde herkesim işine ve gelen misafirlere sahip çıkması ve yapılacak en ufak hatanın turizm sektörünü etkileyeceğini de düşünmek gerekiyor” diye konuştu.